Kaba zurna çalınırken, ciğerlerde hava sirkülasyonunu sağlamak ve göğüs kafesinin daralmasını engellemek için iki türlü çalım şeklinde de (oturarak veya ayakta) dik durmak gerekmektedir.Kaba zurna vücudun ön tarafında, bel hizasında yere eğimli olarak tutulur. Bu arada dirsekler yaklaşık 45 derece açı ile kapalıdır. Kaba zurnanın delikleri hava kaçırmayacak şekilde kapatılmalıdır.
Kaba zurnanın çalımı yörelere göre değişik şekillerde olur.Kabazurnanın gerçek anlamda kullanıldığı Trakya ve Ege bölgesini baz alacak olursak Zurnadan ses çıkmasını sağlayan bölüm, borunun ucuna bağlanan kamış kısmıdır. Kamışın ağız içindeki durumuna göre çalım şeklide değişir.
Trakya’da kullanılan kaba zurnanın çalım şekli şöyledir. Kaba zurnada kamış gövdeye göre yatay olarak takılır ve dudakların arasında kıstırılarak çalınır. Böylece zurnanın sesleri daha iyi kaydırılır.Gerektiğinde de kamış ağız içinde de çalınır bu durum açıka alanlarda sesin daha kuvvetli çıkmasını sağladğı için kullanılır. Kıvrak Trakya havalarının çalımında kullanılan bu çalım şekli mehter müziğinde de kullanılmaktadır.



Trakya’da ve Mehter Musikisinde Kaba Zurna Çalım Şekli


Ege bölgesinde kullanılan kaba zurnanın çalım şeklinde ise kamış dikey olarak kullanılır. Burada kamış dudağa kıstırılmaz. Kamışın borunun orta kısmına kadar ağıza alınır ve ağızda oluşturulan boşlukta çalınır. Ağızdaki boşlukta kamışa hava üflenerek ses oluşumu sağlanır. Bu çalım şeklinde dilin ve dudağın kamışa teması yoktur. Ege bölgesindeki bu çalım şeklinde borunun üstüne avurtluk denilen bir alet takılır. Ancak avurtluk çalımı etkilemez.


Ege Bölgesi’nde Kaba Zurna Çalım Şekli


Nefes Çevirme : Kaba zurnada melodiyi çalarken veya uzun hava açısı yaparken parçanın bütünlüğünü bozmamak için sesi uzatmak gereklidir. Bunun için çalan kişinin ciğerlerindeki havayı iyi kullanılması lazımdır. Örneğin ezginin ya da uzun havanın en vurucu yerinde nefes nefes alma ihtiyacı ortaya çıkabilir. Böyle olunca icrada istenilen duygu verilemez. Nefes alma ihtiyacı,ciğerlerdeki havanın bitmesinden kaynaklanmaktadır. Bu durumda nefes çevirimini bilmesi ve kullanılması gereklidir. Nefes çevirme şu şekilde tanımlanabilir.
Ciğerlerdeki hava bitmeye yakın, ağız boşluğuna ve üst gırtlağa alabildiğince hava biriktirilir. Aynı anda ciğerlerden gelen havanın gelişi gırtlak kapatılarak engellenir. Ağız boşluğunda biriktirilen hava ile kamışın öttürülmesi devam ettirildiği sırada da burundan ciğerlere çok kısa bir süre içerisinde hava alınır. Bu işlem çok kısa bir sürede gerçekleşir ve ezginin çalım işlemi kesintisiz devam ettirilir.
Nefes çevirme tekniği çalınacak ezginin özelliğine göre kullanılır. Ege yöresinde, yöresel ezgiler ağır tempoda olduğu için parçanın anlam bütünlüğünün bozulmaması için kaba zurnacılar nefes çevirme yapmak zorundadırlar. Bu nedenle ana melodiyi çalan zurnacının yanında, akorttan kaymamak için dem tutan ikinci bir zurnacı bulunur. Dem tutan zurnacının mutlaka nefes çevirme tekniğini yapması gereklidir.
Nefes çevirme tekniği Trakya’da da kaba zurnacılar tarafından kullanılmaktadır. Özellikle dem tutan zurnacının bu tekniği kullanması şarttır. Ancak, Trakya’da kıvrak ve hızlı tempolu ezgilerin icrası sırasında, melodik yapı gereği seri olmak gerekmektedir. Bu nedenle ana melodiyi çalan zurnacının nefes çevirimi yapması gerekmez. Fakat dem tutan zurnacı yine nefes çevirimi yapmak zorundadır.
Mehter müziğinin icrasında ise melodik yapının özelliğinden dolayı nefes çevirimi kullanılmayabilir.
Nefes çevirme tekniğini uygulayabilmek için kaba zurnada kullanılan kamışın sert olmaması gereklidir.
Nefes çevirme tekniğini öğrenebilmek için şöyle bir yöntem uygulamak mümkündür. Su dolu bir bardağın içine bir pipet konur. Ağızdan pipetle bardağa hava üflenir. Bu sırada suda hava kabarcıkları oluşur. Ciğerlerdeki hava bitmeye yakın yukarıda anlatılan nefes çevirme tekniği uygulanır. Bu uygulama sırasında bardaktaki suda, hava kabarcıklarının hiç bitmemesi gereklidir. Eğer hava kabarcıkları devam ediyorsa başarılı olunmuş demektir. Bu sonucu elde edene kadar çalışmaya devam etmek gereklidir.


Nefes Çevirme Deneyi

Vibrasyon : Kaba zurna çalımında oldukça sık kullanılan, icra ile ilgili önemli bir teknik özelliktir. Zurnada çalım esnasında kamışta yapılan ufak sallamalar, sesin dalgalanmasına neden olur. Bu dalgalanmalara vibrasyon adı verilir. Parmaklarla yapılan tril ile karıştırılmaması gerekir.
Ege yöresinde vibrasyon tekniği, ağız boşluğunda bulunan kamışa dil vurdurularak yapılır. Yada zurnadan ses çıkartma sırasında hava boğazdan çıkarken boğaz içinde gırtlak borusunda kasılmalar yapılarak havanın kesik kesik çıkmasıyla da elde edilir.
Trakya’da ve Mehter müziğinde Vibrasyon tekniği, dudakların arasına kıstırılan kamışın, dudakların ve çenenin yardımı ile aşağı - yukarı sallanması ile yapılır. Bu hareket seri bir şekilde yapılmaktadır.
Kaba zurnada Vibrasyon elde etmek oldukça zor bir iştir. Bunun için uzun bir çalışma yapmak gerekir. Uzun, düz ses üflemelerinde bu çalışma yapılarak, alışkanlık kazanılmalıdır.
Alıntıdır.